Harry Clarke, şüphesiz İrlanda'nın en büyük vitray sanatçısıydı. Uluslararası olarak, Harry Clarke adı vitray çalışmalarında kaliteli işçilik ve yaratıcı deha ile eş anlamlıdır. Onun derinliği kullanımı, zengin renkleri ve uzun güzel figürleri, çok iyi biçimde oyulmuş çehresi ve derin etkileyici gözleri gerçekten büyülüdür. Harry kısa hayatı boyunca; İrlanda ve İngiltere ile ABD ve Avustralya'ya kadar uzaklara dini ve ticari komisyonlar için 160'tan fazla vitray pencere tasarladı.
İllüstrasyonlar yaparken Clarke aynı zamanda vitrayla çalışmaya devam etti. O ve erkek kardeşi Walter, 1921'de ölümünden sonra babalarının stüdyosunu devralarak 130'dan fazla pencere üretti. Harry Clarke'nin camı; çiziminin inceliği, zengin renkleri kullanması (Chartes Katedrali'nin vitrayını görmek için gittiği bir ziyaretinden esinlenerek derin mavilere tutulmuştu.) ve genel tasarımın bir parçası olarak açılan pencerenin yenilikçi entegrasyonu ile ayırt edilir. Clarke'nin siyah-beyaz kitap resimlerinde ağır çizgiler kullanması muhtemelen cam tekniklerinden türemiştir.
Clarke'nin vitray çalışması birçok dini pencerenin yanı sıra laik vitrayları da içerir. Bunlardan ilki, University College Cork'taki Honan Şapeli'nin pencerelerini içerir; ikincisi, John Keats'in "St. Agnes arifesi" ni (Şimdi Dublin'deki Hugh Lane Belediye Galerisi'nde), Uluslararası Çalışma Mahkemesinin İrlanda ofisi için yaratılan (ve reddedilen) ünlü ve namlı Cenevre Penceresini içerir. Belki de en çok karşılaştığı eseri Dublin'in Grafton Caddesi'ndeki Bewley Kafe'nin penceresinde bulunandır.
Bu DailyArt'ta öne çıkardığımız ilk vitray. Güzel, değil mi?