Bölüm 43, Plate XII of Académie de l'Espée, Solak bir kılıç ustasıyla dövüşü tasvir etmenin doğru yolu  by Antwerp Girard Thibault - 1628 Metropolitan Sanat Müzesi Bölüm 43, Plate XII of Académie de l'Espée, Solak bir kılıç ustasıyla dövüşü tasvir etmenin doğru yolu  by Antwerp Girard Thibault - 1628 Metropolitan Sanat Müzesi

Bölüm 43, Plate XII of Académie de l'Espée, Solak bir kılıç ustasıyla dövüşü tasvir etmenin doğru yolu

gravür •
  • Antwerp Girard Thibault - 1574 dolayları - 1627 Antwerp Girard Thibault 1628

Sanat, meditatif ve düşünceli olarak tefekkür halindeki bir nitelikten doğar böylece düşündüğümüzde eylem sanat için kurulacak ilk ilişki değildir. 

Aslında, Sanat kelimesinin kökeni başka bir yere dayanmaktadır. Sanat, 10. yüzyıl Fransasında uygulamanın veya öğrenmenin sonucu olarak bir yeteneği ifade etmekteydi; Latince'de artem kelimesi sadece uygulanabilir yetenek demek değildir aynı zamanda etimolojik olarak arma kelimesine yakın, silah anlamına gelmektedir.

Yüzyıllarca, silahlar sadece savaş malzemeleri veya yan kolları demek değildi aynı zamanda gelişen sanatsal hareketler ve stillerle birlikte süslü üst kısımları ve kemerleriyle kişilerin moda aksesuarları ve durum ifadeleriydiler. Silahlar, kültürün büyük bir parçasıydı ve tasarımları genellikle ünlü sanatçılar tarafından yapılıyordu (Hans Sebald Beham gibi). Silahların kullanımı Avrupalı asilzadelerin eğitiminin büyük bir kısmını kapsıyordu, eğitmenler, sınıflar, kitaplar ciddi anlamda bu konuya adanmıştı. 

Girard Thibault'un Kılıç Akademisi, tamamlanmış en sanatsal eskrim kitabıdır, çizimleriyle ünlüdür, 16 tane Flaman oymacı tarafından imzalanmıştır, ve Fransa kralı Louis XIII'in desteğini almıştır.

Malesef ki Thibault kitabı yayınlanmadan kısa bir süre önce ölmüştür. Hayatını saplantılı bir şekilde kılıç oyunlarına matematiksel bir yaklaşım oluşturmak için harcamıştır, karşılıklı kılıç ustaları arasında oluşan kesin geometrik şekilleri araştırmıştır. Thibault, sanatsal görüş ve bilimsel meraklı bir yaklaşımla birlikte gizemli daire olarak adlandırılan dairesel bir diyagram yoluyla ifade edilen savaş alanına, yüksek mantıklı doğal bir boşluk oluşturmuştur.

Belki de tuhaf olarak bugün, savaşa ilişkin olan sanat türü yeni değildir: İsa doğmadan beş yüz yıl önce Çinli stratejist ve filozof Sun Tzu on üç bölümden oluşan her biri savaşın bir bölümüne adanan Savaş Sanatı isimli eserini yazmıştır. Savaş Sanatı pazardaki yerlerini kovalayan girişimciler ve kurumsal stratejistler için hala geçerli bir kitaptır. 

Çeşitli yerlerde ve zamanlarda şiddet olmasına rağmen, bizim yüzyılımız şimdiye kadar yaşamış en barışçı ve medeni toplumdur. Savaş artık çocukların müfredatının bir parçası olmamasına rağmen savaştan kaç çocuk mağdur edilmiştir? Barış için minnettar olmalıyız, savaşın korkularını asla unutmamalı ve bunun faydalarını iddia edenleri kabul etmemeliyiz.

Artur Deus Dionisio