Ángel della Valle
Malón, Mapuche gruplarının 17. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar İspanyol, Şili ve Arjantin topraklarına yapılan baskınlarını yapan akıncılarına ve aynı zamanda Mapuche gruplarına rakip olanlara yapılan saldırılara verilen isimdir. Juan Ignacio Molina, Mapuche’lerin arasındaki malón’u Mapuche’lerin adaletini sağlamasını mümkün kılmak olarak açıklamıştır: “Yaralı aile saldırganı ve ilişkilerini takip etmek ve onları cezalandırmak hakkına sahiptir. Bu saldırıdan kaynaklı kendi aralarındaki hukuklarında çok kullanılan mezhepler ve ayrımlar türemiştir. Bu insanlar şiddet eğilimlerine rağmen, nadiren kendi özel kavgalarında silah kullanırlar, ama onlara yumrukla veya sopayla hüküm verirler.”
İspanyollara karşı bir taktik olarak malónlar, Lientur gibi liderlerin öncülüğünde, atlar, sığırlar, hükümlüler ve genellikle genç kadınlar olan esirleri almak amacıyla, bir grup Mapuche savaşçısı ile, Şili ve Arjantin’deki beyaz (huinca) popülasyonları, çiftlikleri, yerleşkeleri ve tahkimatlarına hızlı ve sürpriz bir saldırıda bulundular. Taktiğin etkinliği, resmi düzeni olmayan hızlı bir saldırının, bir savunmayı organize etmeye vakit bırakmaması ve karşı tarafta misilleme veya takip edemeyen yıkılmış bir toplum bırakabilmesiydi.
Şili'de, İspanyollar, Bio Bio Nehri boyunca sınırı kontrol eden La Frontera adlı bir tahkimat sistemi ile karşılık verdi. 19. yüzyıldaki Mapuches'in güney sınırını püskürttüğü Arjantin'de hükümet, ahşap karakolları ve bazen de Fortaleza Protectora Arjantin ve Zanja de Alsina’da saldırıları daha zor hale getirmek için Pampalar boyunca yüzlerce kilometre kaplayan hendekler inşa ederek cevap verdi. Sonuçta, Arjantin hükümeti, ülkede yaşayan yerli halkları yok etme çabalarının bir parçası olarak, 1870'lerin sonlarındaki Çöl Fetihinde Mapuche topraklarını işgal etmekte başarılı oldu. Neyse ki, Mapuche ve diğer yerli halklar bu girişimlere direnmiş ve bugün hayatta kalmıştır.
Ángel della Valle İtalyan göçmeni bir ailenin çocuğu olarak 1852’de Buenos Aires’de doğdu. Erken yaşlarda sanat yeteneğini gösterdi, 1871’de babası vefat ettiyse de bir sonraki yıl, annesinin onayı ile İtalya’ya gidebildi ve Floransa’da Antonio Ciseri ile çalıştı. 1883'te Arjantin'e döndü, aile evinde bir atölye kurdu ve kısa süre sonra yazar ve müzisyenlerin de yer aldığı bir sanat salonu olan El Ateneo'nun kurucuları olacak bir grup sanatçıyla tanıştı. 1893’de bu grup Arjantin’in ilk düzenli sanat sergilerini başlattı.
Della Valle’nin en iyi eserleri, kırsal yaşamı, atlı çobanları ve sıradan insanların günlük yaşamını tasvir edenler olarak kabul edilir. 1892’de en biIinen eseri Malónların Dönüşü’nü resmetti. Eseri bir sonraki yıl Chicago’daki Dünya Kolombiyası fuarında Arjantin pavilyonunda sergilendi.
- Clinton Pittman
Latin Amerika sanatına ilgi duyuyorsanız sizi “Büyük Ağaç” duvar resminde Meksika tarihini keşfetmek” isimli makalemizi okumaya davet ediyoruz.